O Yıl Bu Yıl Olsun Bari
- Bu sene kesinlikle sigarayı bırakacağım
- Bu sene daha fazla kitap okuyacağım
- Bu sene kesin spora başlayacağım
- Bu sene aileme daha fazla vakit ayıracağım
- Bu sene kilo vereceğim
- Bu sene enerjimi düşüren insanları hayatımdan çıkaracağım
- Bu sene daha çok gezeceğim
Bu liste uzar gider, değil mi? İlla her yılın sonunda niyetlerimizi, isteklerimizi, dileklerimizi gözden geçirir, yeni yılda kendimize sözler veririz. Büyük bir kararlılıkla başladığımız yeni senede ne olur da bu temenniler unutulur? Cevap cümlede saklı aslında? Yukarıda yazdıklarım ve benzer cümlelerin hepsi niyet, istek, dilek, temenni. Bizim bunları hedefe çevirmemiz gerekiyor. Daha somut, belirgin hale getirip aksiyonlarımızı netleştirmemiz önemli. Atladığımız nokta burası. Örneğin: Kilo vereceğim. İyi de kaç kilo? Hangi zaman aralığında? Ve bunu gerçekleştirmem için spora mı, diyetisyene mi gitmem gerekiyor, düzenli yürüyüş mü yapmalıyım yoksa hepsini mi yapmalıyım? Bu soruların cevabını net bir şekilde verip yol haritamızı belirlersek, yukarıdaki cümleleri niyetten, dilekten çıkarabiliriz. Sakın şöyle demeyin bana, ooof zaten hayat zor, bırak plan yapmayalım, hedef koymayalım. Hayaller güzel, dilekler kendimi iyi hissettiriyor. Tamam katılıyorum size, zaten ben de diyorum ki; kendinizi rüzgara bırakın (hayallerin olsun) ama akıntıya karşı yüzmeyin. (her sene kendin için aynı şeyleri dileyip, koca bir sene hiçbir şey yapmamazlık etme)
Bir de küçücük benden bir tavsiye: Günlük aktiviteleriniz arasına, sadece sizi iyi hissettiren, kendiniz için yapacağınız bir aktivite yerleştirin. Ama bunu böyle anlatınca sanki meditasyon, yoga gibi sofistike şeyler aklınıza gelmesin. Basit tutun kendiniz için yapacağınız aktiviteyi. En basitinden olsun hatta. Mesela kendin için uyu veya o çikolatayı ye! Bak ne güzel gelecek? Neydi olayımız kendini rüzgara bırak ama akıntıya karşı yüzme.
Eeee o zaman ne diyoruz: O YIL BU YIL OLSUN BARİ.